Sabah'ın erken saatlerinde, güneşin dağların arasından sızan ışıklarıyla aydınlanan odada Elijah uyandı. Yatağını toparlayıp kollarını geriye doğru esnetti. Geceden kalma kül tablasını döküp gardırobuna yürüdü. Bir yandan gömleklerini yerden topluyor bir yandan ayağına takılan pantolonları eline alıyordu. Dolabının kapaklarını açıp elindekileri dolaba gelişigüzel tıktı. Uçuş dersine yetişmesi gerektiğini hatırladı. Hemen üstünü giyindi.
Güneş artık doğmuştu ve mavi odası ışıl ışıldı. Parfümünü sıkıp saçlarını dolabına monteli aynada kendine baktı. Aynada asasıyla kirli sakalını düzeltti. Büyük Salon'a ve öğrencilerin karşısına ayyaş gibi gitmek istemiyordu. Dolabın kapaklarını sertçe örtüp süpürge dolabından Ateşoku'nu aldı, asasını beline sokup odasından ayrıldı. Merdivenler oldukça sessizdi ve Elijah'ı baştan çıkaran Hogwarts'ın taze parşömen kokusuydu. Büyük Salon'un yanında ki taş duvara yeni duyurular asılmıştı. Okuldayken bile bu tabloyla hiç ilgilenmiyordu. Süpürgesini Girişin önüne koyarak Profesörlerin masasına ilerledi.
Kahvaltıda peynir, zeytin, ekmek üçlüsünün hiçbiri yoktu. Hafifçe tebessüm etti, kahvaltı alışılmışın dışındaydı. En azından Hogsmead'da böyleydi. Mısır gevreğiyle dolu tabağına domuz işlemeli sürahiden süt doldurdu. Sürahi'yi yerine bıraktığında domuzun ağzından süt masa örtüsüne epeyce damlamıştı. Aklı bomboş halde aceleyle kahvaltısını yapmıştı. Masadan Brandelyn'le beraber kalkmıştı. Ona sarılıp kulağına hoş sözler söylerken şans dilemeyi de unutmadı.
Süpürgesi elinde bahçeye yürüdü. Uçuş Dersi Sahasına inmişti artık. Bu ders kullanamayacakları için hali hazırda bulunan minyatür kale direklerini belinden çıkardığı asasıyla yoketti. Ayaklarının altı çakıl taşlarıyla şerit şerit sinirlendi. Öğrencilerin dersi rahat işleyebilmeleri için her şeyi düşünmüştü. Bir dakika kadar kısa bir süre duraksadı ve sonra standart süpürgeleri şeritlerin sağ tarafına cisimlendirdi. Ardından öğrencileri beklemeye başladı.
Uzunca bir aradan sonra ders alanı kahvaltısını bitiren I.Sınıf öğrencileriyle doldu. Ellerini bileştirip bütün öğrencileri görebileceği bir yerde durdu. Belki gelmeyen öğrenci vardır diye bahçe girişine keskin gözlerini kısarak baktı. Boğazını temizleyerek konuşmasına başladı
-Adım Elijah Jordan Mc'Reid! Bana hitap etmeniz gereken terim Profesör Mc'Reid! Bu dersin eziyet biçiminde işlenmesini ne siz istersiniz ne de ben, bu yüzden kurallara uymak zorundasınız! Örneğin dersimde ben istemeden izinsiz ayaklarını yerden kesen cadı/büyücü Quidditch demeden okuldan atılır! Şimdi... Biraz sert başladığımı kabul etmeliyim ama bu uyarılarda bulunmak zorundayım. Artık 10 dakikamız sinir bozucu bir sohbetle bölündü zaten, dersimize başlayalım değil mi? Süpürgelerinizin sol tarafına geçin ve acele edin! Hepinize yetecek kadar süpürgemiz var tartışmaya gerek yok! Ardından elinizi süpürgenize paralel olarak tutun ve yoğunlaştırılmış olun! Sonra ona emir verircesine ''Yukarı!'' deyin... Denemeye devam edin pes etmek yok!
Diyerek elini şaklattı, bu hareket onların başlaması için yeterliydi. Öğrenciler teker teker bağırıyordu, bazıları korkudan sesini alçak alçak çıkarıyordu. Elijah bunun komik olduğunu düşündü ama kendisi de süpürgeyle tanıştığında anlının ortasına 3.Kalite bir meşe süpürge yemişti. Sabrederek seyretti ve uzunca aralarında gezerek onların geleceğin Quidditch oyuncularını kendince seçmeye başlamıştı.10 dakika sonra elini tekrar şaklattı -ki bu işlerinin bitmiş ve ellerinde olması gerektiğinin belirtisiydi-
-Evet! İlk denemelerinize rağmen hepiniz ortalama üstüydünüz! Şimdilik dersimiz bu kadar ve diğer hafta havada kalmayı ve Quidditch malzemeleriyle tanışmış olacaksınız. Hafta içi alıştırma yapmaya gelebilirsiniz ve başarılı olanları Quidditch takımına gelecek sene için elemesiz alabilirim! İyi akşamlar dersimiz bitmiştir!
Dedikten sonra öğrencilerin dağılmasını bekledi. Sonra herkesi görmezden gelerek ders alanını eski haline geri getirdi. Süpürgeler duman eşliğinde yok oldu ve pelerinini düzeltip ders alanından ayrıldı.Ayrılırken gözü bir öğrenciye takılmıştı. Onunla ilgilenen öğrencilerde onun gibiydi. Gözlerini kısarak onları takip etti...
Konu: Elijah Jordan Mc'Reid 
Salı Eyl. 22, 2009 3:18 am
