HCBO Role Play Game
Sitemizden yararlanmak ve bu ailenin bir parçası olabilmek için lütfen üye olunuz!
Tehlike Çanları Nqqlnl
HCBO Role Play Game
Sitemizden yararlanmak ve bu ailenin bir parçası olabilmek için lütfen üye olunuz!
Tehlike Çanları Nqqlnl
HCBO Role Play Game
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Tehlike Çanları

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Allen Jacques Harth
Kurtadam
Kurtadam
Allen Jacques Harth


Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 31/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue87/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (87/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 11:41 am

Kişiler: Allen Jacques Harth, Claire Trisha Bullock

Kurgu: Allen ve Claire bir barda karşılaşırlar ve her zamanki gibi birbirlerine sataşmaya başlarlar. Ama bu sefer olaylar, birbirine tahammül bile edemeyen iki tehlikeli insanın tahmin edebileceğinden bile çok daha ileriye gider...

Zaman: Bugünün tarihinden 5 - 6 ay önce.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Allen Jacques Harth
Kurtadam
Kurtadam
Allen Jacques Harth


Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 31/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue87/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (87/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 12:17 pm

Knockturn yolu her zamanki gibi karanlık ve pisti, üstüne üstlük bir çok işe yaramaz yalakayla doluydu. İçlerinden bir kaçına kısa bir süreliğine bile olsa göz gezdirmek bile Allen'ın midesini kaldırmaya yetmişti. Bazen, Knockturn yoluna gelmeden önce avlanmaması gerektiğini kendine hatırlatmasının şart olduğunu düşünüyordu. Böylece dünya üzerinden birkaç pislik silinmiş olurdu. Aklına gelen imgelerin ve düşüncelerin canlılığına gülümseyerek, ılık yağmura karşı ceketinin yakalarını ensesine doğru biraz daha çekti ve sarılı kahverengi saçlarının üzerine taktığı şapkayı, kıpkırmızı gözlerini biraz saklaması için aşağı indirdi. Aptal Muggle'ların kullandığı gibi lens takmayı falan sevmiyordu, hatta çoğunlukla insanların gözlerinin rengini görmesini tercih ederdi. Böylece en azından onları tedirgin etme gibi bir fırsatı oluyordu. Her zaman takıldığı bar olan Kemik Torbası'nın önüne geldiğinde içeriye şöyle bir göz attı ve kaşları çatıldı. Saat çok da geç olmamasına rağmen, bar tıklım tıklım doluydu. Görünüşe göre içerde hala boş yer vardı, ama nefes bile alamayacağı kadar dar bir alanda rahat olamazdı. Bu yüzden bakışlarını tekrar sokağa çevirdi ve daha önce gitmeyi aklından bile geçirmediği diğer bara doğru ilerlemeye başladı.

Minuit oldukça küçük ve düzensiz bir bardı. Duvarlar boydan boya koyu kızıl rengi duvar kağıdıyla kaplanmıştı. Tahtadan masalar ise olduğu gibi ortaya yığılmıştı. Bar dükkanın en arkasındaydı ve önü fazla kalabalık değildi. Sevilmeyen bir mekan olduğu kesindi, ama tenhalığı Allen'ın ilgisini çekmişti. Kapıyı ittirerek açtı ve ortamı dışarıya göre biraz daha sıcak olan bara adımını attı. Hemen cama biraz daha yakın duran bir masaya oturdu. Bir süre sonra, sözde 'güzel' görünebilmek için gereğinden fazla zaman harcamış olan garsonlardan biri de hemen yanında bitmişti. 'Ne alırdınız bayım?' Allen başını biraz o tarafa çevirdi, ama tam olarak kıza bakmıyordu. Dümdüz bir sesle 'Ateş viskisi.' diye yanıtladı kızı. Kız onun buz gibi tavrına karşı gülümsemeye çalışarak barın arkasında kayboldu. Beş dakika sonra içkisiyle birlikte geri döndü. En azından çok beklemek zorunda kalmadığına sevinen genç kurtadam, bir dikişte ilk bardağını bitirdi ve yenisini istedi. Alkolün onda pek bir etkisinin olmaması güzel bir şey olmalıydı. İkinci bardağını biraz daha yavaş içmeye başladı. Bardaki insanların kokuları tek tek burnuna geliyordu, bazıları gerçekten çok berbat kokuyordu. Bardağının sonuna doğru gelmişti ki başka, bu sefer tanıdık bir kokuyu ayırt etti burnu. Bu yeni, ona güzel bir şeyi hatırlatan koku bütün diğerlerinin üstünden süzülerek onu bulmuştu. Allen'ın kaşları hafifçe çatıldı, evet, koku tanıdıktı ama kime ait olduğunu hatırlayamamıştı. Merakla beklemeye başladı. Bu sırada kokunun sahibi masasının yanına kadar geldi ve durdu. Allen kimin geldiğini görmek için başını o tarafa çevirdi ve boğazından istem dışı bir hırlama çıktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Claire Trisha Bullock
Seherbaz
Seherbaz
Claire Trisha Bullock


Mesaj Sayısı : 288
Lakap : ' qia '
Kayıt tarihi : 28/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue100/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (100/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 12:34 pm

İlk bahar... Genç cadı asla haz almadığı ılık havanın gölgesinden sıyırdı bedenini. Malikanenin nemli duvarlarının arasından hızlı adımlarla ilerliyordu şimdi. Abisinin odasından kulağına çalınan ayak seslerini duyunca gülümsedi. Yeryüzünde tek değer verdiği insanın varlığını hissetmek genç cadıya hep iyi geliyordu zaten. Yavaş yavaş kararan havanın gölgelediği ön bahçeye ulaştığında duraksadı. Bahçede pineklemek istemiyordu genç cadı. Ama abisinden geçen ay aldığı sağlam uyarı yüzünden Muggle'ların kol gezdiği hiçbir yerde bulunamazdı. Öfkeyle kıstı gözlerini. Went bazen fazla temkinli oluyordu! İki tane aptal bulanığı öldürdüğü için bu kadar kızmasına anlam veremiyordu. O ve sevgili kurdu istediklerini yaparken ve hesap verme gereği duymazken, neden Claire her seferinde ' dikkatli ol ' denen kişi oluyordu. O sırada çiselemeye başlayan yağmur, genç cadının tüm dikkatini dağıtmaya yetmişti. Tek kaşını kaldırıp odaklandı; seçeneklerin azlığı nedeniyle Knockturn Yolu'nda bir bara gidebilir ve sarhoş olana kadar içebilirdi. Karar verildiğine göre artık gidebilirdi. Bastıran karanlığın büyüse bıraktı bedenini ve usulca cisimlendi.

Hızlanan yağmurun vücuduna dokunmasıyla ürperen genç cadı Knockturn Yolu'nu taradı sert bir ifadeyle. İnsanları sevmiyordu genç cadı. Özellikle hiçbir amaçları yoksa! Tiksintiyle süzdü bir kaç büyücüyü. Aralarında tanıdığı bir kaç kişi selam vermiş ve Claire öfkeli bakışlarını üzerlerinde gezdirmekle yetinmişti. Kemik torbasına doğru ilerlemeye başladı. Nemli havanın rutubetini üzerinden atmak istiyordu artı. Ama hedeflediği yere geldiğinde duraksamıştı. O kadar kalabalıktı ki, kafa dinlemek bir yana burada içmek sadece Went'ten gelecek bir kaç uyarıya kucak açmak olacaktı. Genç cadı normalde böyle şeyleri takmayabilirdi ama bu aralar abisi gereğinden fazla huysuzlaşmıştı ve Claire'ın son istediği şey, çenesini tutamayıp değerlisini üzmekti. Çehresine yapışan sertlik adımlarına dokunmuşcasına yürümeye başlamıştı. Ve nemli toprağın kokusu bedenine sinerken Minuit Bar'ın önünde belirdi genç cadı. Umursamaz tavırlarla içerdekileri süzerken, tek başına oturan bir adama takıldı bakışları. Allen... Went'in dibinden ayırmadığı ve 'dostum' diye sıfatlandırdığı -ki Cliare asla anlamazdı böyle sevgiyle harmanlanan kavramları- kurt adam tam karşısındaki masada, tek başına içiyordu. Genç cadı sürekli tartıştığı adamı yüzüne yapıştırdığı sinsi gülümsemeyle süzdü. Katlanılamaz derece kendini beğenmiş ama bir o kadar da çekiciydi Allen. Karanlık tarafta olduğunu biliyordu genç cadı ve abisinden onun hakkında bir sürü şey duyuyordu sürekli. Tehlikeli biriydi ve bu Cliare'ın ilgisini çekmeye yetiyordu. Ama ne zaman karşılaşsalar kavga ediyorlar ve birbirlerine lanetler savurarak sonlandırıyorlardı sohbetlerini. " Dengesiz kurtcuk! " diye hırladı genç cadı, anılarını gözünde canlanınca. Ama bir hayli sıkıcı geçen gecesini renklendirmek için biçilmiş kaftandı Allen. Claire adımlarını hızlandırıp genç adamın masasına doğru yürümeye başladı. Hızlı bir şekilde arkasını dönen adamla göz göze geldiğinde alaycılığın kol gezdiği bir tınıyla konuşmaya başladı. " Vay vay vay! Went'in sadık kurdu tek başına oturmuş içiyor. " Kulak tırmalayıcı bir kahkaha atıp tam karşısında oturdu genç adamın. Nezaketin zerre deymediği genç kadının, müsaade rica gibi kavramları olmaması aptal kurt adamı şaşırtmamıştı şüphesiz. Masaya sipariş için yaklaşan adama " Ateş viskisi getir! " diye hırladıktan sonra, bakışlarındaki küçümsemeyle konuşmaya devam etti. " Bir değişiklik yap ve bari içerken çekilir ol Allen. " Önüne bırakılan ateş viskisinden bir yudum alıp kurda dikti bakışlarını. Onu sinirlendirmek genç cadıya keyif veriyordu. Ve Allen genç cadıyı bu gece epeyce eğlendireceğe benziyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hcbo.roleplaylife.net/lejant-f6/claire-trisha-bullock-t15
Allen Jacques Harth
Kurtadam
Kurtadam
Allen Jacques Harth


Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 31/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue87/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (87/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 1:15 pm

Artık hemen hemen her gittiği yerden önüne atlayan bu küçük aptala şaşırmaması gerektiğini düşündü bezginlikle. Claire, Went'in kız kardeşi... Wentworth Bullock'la ne kadar iyi anlaşabiliyorlarsa, son derece kendini beğenmiş, tehlikeyi gereğinden fazla seven Claire'le de o kadar zıt düşüyorlardı birbirlerine. İçinde hiçbir şey, hiçbir duygu taşımıyordu genç cadı, soğuk ve kaskatıydı. Aslında Allen'ın oldukça ilgisini çeken özelliklerdi bunlar, tabii Claire kendini dünyanın merkezindeymiş ve herkesten üstünmüş gibi görmeseydi. Kafası bu düşüncelerle boğuşurken tam karşısına pervasızca gelip oturan kıza bakarak bir kaşını kaldırdı. İnsanların rahatını bozmak Claire'e göre bir şeydi. Ve bu gece, tam da onun şansına, çevrede uğraşabileceği o kadar çok insan varken tam da gelip onu bulması fazlasıyla sinir bozucuydu. 'Vay vay vay! Went'in sadık kurdu tek başına oturmuş içiyor.' Allen'ın boğazından gülmeye benzer bir hırlama çıktı, bu ukala cadı da ukalalıktan anlardı ancak. 'En azından ben dışarı çıkabiliyorum Claire. Went sana ne zaman izin verdi? Ah... yoksa kaçamak mı yapıyorsun yine?' Elindeki ateş viskisini tek dikişte bitirdi yine ve kızın viskisini getirmek için masaya gelen garsondan sertçe bir kadeh daha istedi. Sandığından daha da kısa bir sürede kafayı bulacaktı anlaşılan. Belki kendini kaybederdi. Belki zevkli bir şeyler yapmaya karar verir ve hemen burada, bu barın içinde bir katliam yaratırdı. Belki Claire'den başlardı. Ya da basitçe, fazla kan dökmeden işini halledip bunları Claire'in üzerine yıkardı, böylece, onun deyimiyle 'aptal cesur' olan genç kız abisinden uzun süre unutamayacağı bir ders alırdı. Etkisini yavaş yavaş göstermeye başlayan alkol, düşünceleriyle birleşerek yüzüne büyük, şeytani bir gülümsemenin yayılmasına neden olurken bir kez daha Claire'in sesini duydu. 'Bir değişiklik yap ve bari içerken çekilir ol Allen.' Gülümsemesi hala duran genç kurtadam, bardağı masaya koydu, eli hala üzerindeydi, ve alaycı bakışlarını aptal kızın üzerinde dolaştırdı. 'Bu konuda sana çekmişim, tatlım. Her zamanki gibi çok naziksin bu akşam. Ee, bundan sonra da eğlenmeye gidersin heralde.' dedi. Went'in onun 'eğlenmesine' izin vermediğini biliyordu. Kibarlıkla uzaktan yakından alakası olmayan genç kadını süzerken, bir yandan da bunun onda nasıl bir etki yaratacağını merak etti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Claire Trisha Bullock
Seherbaz
Seherbaz
Claire Trisha Bullock


Mesaj Sayısı : 288
Lakap : ' qia '
Kayıt tarihi : 28/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue100/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (100/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 1:49 pm

Kurdun tavırları Claire’ı sinir etmek bir yana daha da heyecanlandırıyordu. Ara sıra göz göze geldiği adama pis bakışlar atıyor ve ateş viskisini yudumlamaya devam ediyordu. Abisinin bu adamda ne bulduğunu asla anlamamıştı genç cadı. Bir kurt adamdan bile beklenmeyecek kadar aptal olmayı nasıl başarıyordu acaba? Düşüncelerine gayet itici bir tavırla burun kıvırıp genç adamın alay kokan sözlerine kulak kesildi. " En azından ben dışarı çıkabiliyorum Claire. Went sana ne zaman izin verdi? Ah... yoksa kaçamak mı yapıyorsun yine? ...Her zamanki gibi çok naziksin bu akşam. Ee, bundan sonra da eğlenmeye gidersin herhalde. " Claire kurda bakarak nefretle kıstı gözlerini ve tıslayarak konuşmaya başladı. " Went'in korkusundan kuyruğunu dolunayda bile ayakları arasına kıstıran ben değilim tatlım. " Elleriyle bardağını kavrayan adamın göz göze geldiler ve tek kaşını kaldırıp meydan okurcasına tırnaklarını kurdun kadehi tutan eline geçirdi. Konuşmaya başladığındaysa iyiden iyiye bastırıyordu kanamaya başlayan ele tırnaklarını. Kurdun çabucak iyileşmesi umurunda değildi genç cadının. Sadece kızdırmak istiyordu. " Başka yere gitmeme gerek yok ki. Sende bulanıklar kadar eğlencelisin. " Alaycılık sesinin tınısını yalayarak tüm çehresine yapışmıştı şimdi. Bu adam kendini ne sanıyordu böyle? Dünya onun etrafında dönmüyordu ve bunu öğrenmesinin artık zamanı gelmişti. Ayrıca genç cadı abisi yüzünden aptal bir kurdun diline düşmekten de oldukça rahatsız olmuştu. Bu hissi ustaca gizleyip yaklaştı genç adama. Allen'ın kanı masaya süzülmüştü usulca. Claire'sa gözlerini hiç kaçırmadan Allen'ı süzüyor ve cevabını almak için sabırsızlanıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hcbo.roleplaylife.net/lejant-f6/claire-trisha-bullock-t15
Allen Jacques Harth
Kurtadam
Kurtadam
Allen Jacques Harth


Mesaj Sayısı : 154
Kayıt tarihi : 31/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue87/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (87/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 2:42 pm

Bu kızı bir parça bile olsa öfkelendirebilmek gerçekten çok hoşuna gidiyordu. Ona göre bu, Claire'in içinde hala kahrolası bir duygunun yaşayabildiğinin tek göstergesiydi. Bunu, ilerde ona karşı bir koz olarak kullanmak niyetiyle beyninin bir köşesine not etti. 'Went'in korkusundan kuyruğunu dolunayda bile ayakları arasına kıstıran ben değilim tatlım.' Normalde sinirlenirdi belki, ama şimdi bu kızın bu kadar basit bir şeyi anlayamıyor olması onu güldürmüştü. Biraz daha öne eğilerek Claire'in tam gözlerinin içine baktı. Hiç bir duyguyu içinde barındırmayan, bir kuyu kadar karanlık ve derin gözlerinin... Aklına bir anda gelen bu düşünceyi önemsemeyerek, eğlenen bir ses tonuyla, 'Bunun adı korku değildir, sevgili küçük Claire. Bunun adına saygı deniliyor. Bilmiyorum duydun mu daha önce.' Bir elini kızın yanağına koydu ve hızla çenesine doğru indirdi, uzun bir tırnağı, fazla derin olmayacak bir şekilde kızın yüzünü çizmişti. 'Değer verdiğin insanlar için önemli olan şeylere karşı duyulan saygı.' Gerçi tabii ki bu kız için en küçük bir saygı duyması bile imkansızdı.

Bu düşüncesi, kızın biraz sonra yaptıkları ve söyledikleriyle de pekişti. Bir anlık acıya boyun eğip kendini tutamasa, pek hoş şeyler de olmayabilirdi. 'Başka yere gitmeme gerek yok ki. Sende bulanıklar kadar eğlencelisin.' Ve bu ipleri koparan son nokta olmuştu. Sinirle hırlayan Allen kanayan elini kızın 'pençelerinden' çekti ve aynı eliyle, oldukça sert bir biçimde kızın bileğini kavradı. 'Dışarı!' diye hırladı ona. Arkalarından aptal aptal bakan, hatta müdahele etme cüretinde bulunacak gibi olan müşterilere olanca gücüyle kükredi. Bundan sonra biraz aklı olan - ve ölmek istemeyen - hiç kimse ikisini takip etmezdi. Eli kıracak gibi sert kavrıyordu kızın bileğini. Dışarı çıktıklarında onu sert bir hareketle kendine çevirdi, normalde zaten alevlere teslim olmuş gibi görünen gözleri, şimdi daha delice bir ateşle yanıyordu. Claire'le burun burunaydılar şimdi. 'Bulanık, ha? Aptal küçük bir çocuktan farkın yok, Claire Bullock!' Ağzından bir nefeste, tıslama gibi bu sözler çıkarken, kızın yüzünde bir ifade yakaladı Allen. Ne - eğleniyor muydu? Bir anda tanıdık, şeytani gülümsemesi yine yüzüne yerleşti. 'Eğlenmek mi istiyorsun? Pekala.' Aralarındaki bir nefeslik mesafeyi kapattı ve bu küçük aptalı umarsızca öpmeye başladı. Bir anda, aklındaki hemen hemen her şeyi bütünüyle unutarak. Bu, sert dudaklarını bir şeyin deldiğini fark edene kadar sürdü. Bir anda geri çekildi, eli istem dışı bir hareketle kanayan dudağına gitmişti. 'Seni salak!' Çabuk davranmalıydı. Burda fark edilebilirlerdi - ve bunun çok hoş bir görüntü sayılamayacağı da bir gerçekti. Bir eliyle asasını çıkardı, diğer eliyle Claire'i belinden kavradı ve daha kız karşılık vermeye bile vakit bulamamışken, olduğu yerde dönerek havaya karıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Claire Trisha Bullock
Seherbaz
Seherbaz
Claire Trisha Bullock


Mesaj Sayısı : 288
Lakap : ' qia '
Kayıt tarihi : 28/08/09

Rp Puanı
Rp Puanı:
Tehlike Çanları Left_bar_bleue100/100Tehlike Çanları Empty_bar_bleue  (100/100)

Tehlike Çanları Empty
MesajKonu: Geri: Tehlike Çanları   Tehlike Çanları I_icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 3:18 pm

Allen'ın yüzünü çizdiği yerin hafifçe sızlamasına aldırmıyordu genç cadı. Son sözleriyle genç adamı kızdırmayı başarmıştı işte! Ellerini Claire'ın gazabından kurtarıp hızla kalktı ayağa genç adam. Öfkesi gözlerinden okunuyordu. Claire'ın kolundan sıkıca kavrayıp dışarı doğru sürüklemeye başlamıştı. Yüzüne şeytanca bir gülümseme yayılan genç cadı, direnmeyi aklından bile geçirmiyordu. Bu aptal kurdun neler yapabileceğini görmek istiyordu sadece. Masalardaki müşterilerin tepkileri, boşta kalan elini asasına götürmesini sağlamıştı ki, Allen'ın kükremesi sayesinde hepsi sinmeye başlamıştı. Dışarı çıktıklarında Allen genç cadıyı sertçe kendine çevirip hırlamaya başlamıştı. " Bulanık, ha? Aptal küçük bir çocuktan farkın yok, Claire Bullock! " Burun buruna geldiği adamın sinirden titreyen vücudunu hissedebiliyordu artık. Normal bir zamanda bu sözlere alayla cevap verirdi ama şuanda odaklandığı tek şey kurt adamdı. Genç cadının günler sonra keyfi yerine gelmişti nihayet. İlk tercihi abisinin en yakın dostu olmazdı şüphesiz, ama Allen'ın tavırları genç cadının bunca zaman sonra ilk defa dikkatini çekmeyi başarmıştı. Claire bunları düşünürken eğlendiği her halinden belli olmuş olacak ki , genç adamın çehresini önce şaşkınlık yalamıştı. Ardındansa şeytanca gülümseyip aralarındaki kısacık mesafeyi kapamıştı. Genç cadıyı öpmeye başlamıştı. Claire'ın düşündükleri tam olarak bunlar değildi ama kurdun bir hayli çekici dudaklarına da hayır demeye niyeti yoktu. Genç adama tutkuyla karşılık verdi bir kaç saniye. Sadece bir kaç saniye... Ardından genç cadı Allen'ın alt dudağına geçirdi dişlerini. Genç adam kendini geri çekip, kanayan dudağına götürdü ellerini. Claire yeni oyuncağını sevmişti. Hem aptal hem çekici... Belini kavrayıp kendine doğru çeken ve adamın kontrolüne bıraktı vücudunu. Allen'ın eli asasına uzandığında şeytanca gülümsedi Claire. Anlaşılan gece daha bitmemişti...

' Rp Bitmiştir..! '
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hcbo.roleplaylife.net/lejant-f6/claire-trisha-bullock-t15
 
Tehlike Çanları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
HCBO Role Play Game :: Büyücü Yerleşme Yerleri :: Knockturn Yolu :: Minuit Bar-
Buraya geçin: